Günlük hayatta başkalarını memnun etmeye, her şeyin en iyisini yapmaya o kadar çabalıyoruz ki kendimize her döndüğümüzde koskoca bir boşlukla karşılaşıyoruz. O koskocaman karmaşanın içinde kendimizi, sevdiklerimizi, hayatımızı kaybediyoruz. Kimi zaman bu karmaşa aşk ,kimi zaman iş, kimi zaman da ders böyle devam ediyor, hatta bazen hepsi birden hayatı karmaşıklaştırıyor .Öyle ki hayat duygularımızı alıyor bizden değil mi? Kendimizi alıyor? Peki ya hayat değil de biz unutuyorsak kendimizi? Sokakların arasında gezerken boş salıncağa binmekten kendi kendimizi alıkoyuyorsak? Haklısınız...Korkuyoruz algıdan, vakit kaybetmekten hatta belki de zamandan? ama buna izin vermeyin. Hayat geleceğe yatırım yapacak kadar uzun olsa da anı yaşayacak kadar da kısa, pişman olmadan yaşayın, her yaşınızı doya doya yaşayın, bu arada tabi ki hayatı, hedeflerinizi, geleceğinizi unutmayın ama asla kendinizi kaybedecek kadar yok etmeyin kendinizi, her zaman sizin kendinize ayırdığınız bir zaman, sevgi ve anılarınız olsun. Tabi bu her zaman mutlu olacağınız anlamına gelmiyor doya doya yaşamak hep mutlu olmak değil, yeri gelince ağlamak, hüzünlenmek, özlemek hatta pişman olmak bile güzel bunlardan korkmayın iler de geçmişte yaptığınız hataları bile özleyeceğinizi bilerek yaşayın .Hayatı her şeyiyle dolu dolu ve doyasıya yaşayın. hayatta bir insanın kendine verebileceği en güzel hediye mutlu bir hayat değil her şeyiyle korkusuzca doyasıya yaşadığı bir hayattır.
top of page
Ara
Son Yazılar
Hepsini GörHayatımı çalan piyanonun tuşlarının avuçlarıma yıkılması gibiydi herşey hızlı ve sesli... Sessizliğinde kayboldum, sesten kaçarken......
90
Binbir ışık arasında saklanıyorlar,adımlarını duyuyorum, kim olduklarını biliyorum. Karanlığımı arıyorum, saatler geçtikçe geceye...
110
İnsan yarası olan yerden anlar insanı… Tanıdık hislerdir yakınlaştırdığı kadar yabancılaştıran… Asla tanıyamaz istediği kadar asla...
130
Yazı: Blog2 Post
bottom of page
コメント