top of page

Hayallerde saklı bir ışık...

Acı kahveme soğuk ve soluk bir veda bıraktım bugün. Bir damla hüzünden bir bardak acı içtim. Yandı, kül oldu bedenim, ruhum ve kalbim...

Son bir kez veda etti bedenim, soğuk denizlere selam verdi ruhum...

Şimdi soruyorum kendime "Gerek var mıydı bu zamana kadar geri kalmana? "diye. Vardığı sonuç aynı olunca değişmiyormuş pek insan, değiştiremiyormuş hayatı...

Yeni öğrendim. Ne çok duyuluyor benden bu laf, ne meraklıyım daha fazla bitmeye, tükenmeye, solmaya...

Çiçeklere, güneşe, bahçeye ve hatta bahara benzetirdim hayatı... Yanılmışım, bana benziyormuş hayat. Benim kadar karanlık, kalbim kadar yalnız, sesim kadar solgunmuş...

Aşk mı? Aşk gece'nin sarmaladığı en büyük kedermiş belki de yalnızmış, solgunmuş, ölüymüş biraz...

Kitapların içinde yaşayan bir büyüymüş aşk, yakalayanı güzelleştiren, kaybedeni dünyaya hapseden en büyük cezaymış...

Ben mi? Bu dünyanın kör noktasıymışım ben. Geleni çukura çeken, gidenin acısını içinde saklayan koskocaman bir karanlık...

Karanlığıma binbir renk acı katmış, hepsini siyahla boyamış ruhum... Acı çekmiş içimdeki çocuk, yıkılmış kalelerim, pes etmiş aşklarım, sevgilerim, değerlerim... Böylece karanlığıma sarılmış kalemim denizlere veda, gökyüzüne sevda ve hayata anı biriktirmiş yazdıklarıyla...

Dost olmuş zamanla kederimle denizler, hüzünümle gökyüzü ve hatta eşlik etmiş bana soğuk duvarlar...

Bütünleşmişim o karanlıkla... Kararmışım, onlara benzemişim. Boşluğa uzattığım ellerim tutulmadıkça, onlar sarmalamış beni ve zamanla kendime sarılır olmuş bedenim...

Şimdi düştüğüm kuyudan çıkamıyorum, çıkmak istiyor muyum? Onu da bilmiyorum. Yıllarca üstünde taşıdığın şey sana ne kadar zarar verse de gidince boşlukta hissediyormuş insan. Ben gecemle bütünleşmişim, onun bir parçası olmuş kalbim. Şimdi bırakamıyorum onu... Şimdi "ben" olmuş o karanlık. Artık beni değil. Onu sevmeliymiş insanlar...

Bu mektuplarda yazdığım acılarla, yaşadığım hikayelerimle, tükenmiş ruhumla ve belki de sığınamıycağım anılarımla sevmeliymiş beni...

Ne yazık, ne acı, ne keder söyle sevgili? Senden başkası kabullenebilir mi beni? Sen yokken, senin varlığını bulabilir mi bedenim? Sen bir hayalsin ben ise bir gerçek...

Satırların içinde saklı en güzel şiirsin,

Ben ise gerçeklikten nasibini almış en büyük karanlık...

Sen bana gelemezsin, ben seni dünyada bulamam...

Belki de bu yüzden pes etmek istiyordur bedenim, belki de bu yüzden solmuştur ruhum. Rüyalarımda saklı seni, gerçeklerde bulamayacak olduğu için...

Ve kimsenin sen gibi beni sevemeyeceğini bildiği için...


22 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Yanlış yerden anlayamadık, hayır belki de anlaşılamadık …

İnsan yarası olan yerden anlar insanı… Tanıdık hislerdir yakınlaştırdığı kadar yabancılaştıran… Asla tanıyamaz istediği kadar asla anlaşılamaz bildiği kadar… Derin uçurumlardan ay’a uzanır hayalleri f

"biz" adında bir mirasmış aşk...

Ay'ın geceyi fısıldadığı bir akşam kavuşalım. Yılların kumaşını pabuçlarımızla eskitelim. Bir nefise bin esip, özlemin içinden bir mısra aşk yazalım. Sen yıllardır sahip olduğun gözlere bakarken ben

Yazı: Blog2 Post
bottom of page